Saç Ekimi 20 Gün

Eğer saç ekimi yaptırmaya karar verdiyseniz hem öncesinde hem de sonrasında dikkat etmeniz gereken bazı durumlar vardır. Çünkü bu operasyon hassasiyet ve dikkat gerektiren cerrahi bir işlemdir. Aynı şekilde operasyon sonrası da saçların gelişmesi için çok önemlidir. dolayısıyla saç ekimi 20 gün boyunca dikkatle takip etmelisiniz. Saç ekimini karar vermiş olan hastalar özellikle de bu sürece dikkatli şekilde hazırlanmalıdır. İşte bu hazırlık aşamasında yapılması gerekenler;

• Aspirin gibi kan sulandırıcı ilaçlar operasyondan en az 2 hafta önce bırakılmalıdır.
• Antibiyotik kullanımı söz konusu ise doktora danışılarak bu operasyon yapılmalıdır.
• Hastanın sigara ve alkol kullanımı var ise operasyondan en az 3 gün önce kullanılmaması gerekmektedir.
• Hasta operasyondan sonra dinlenmeye ihtiyaç duyacağı için işinden en az 1 hafta izin almalıdır.
• Ekilen saçlar minimum 1 yıl sonra doğal döngüsüne döneceği için hastanın psikolojik olarak bu sürece kendini hazırlaması gerekmektedir.

Bunlar operasyon öncesi hastanın alacağı aksiyonlardır. Bunun yanında saç ekim merkezinin de alması gereken bazı tedbirler bulunmaktadır. Bunlar arasında en önemlisi kan tahlilidir. Hastanın bu operasyonu olmasına engel herhangi bir durum olmaması gerekmektedir. Çünkü saç ekim işleminde anestezi kullanılmaktadır.

Saç Ekim Tekniğine Karar Aşaması

Günümüz teknolojisi sayesinde artık saç ekimi çok daha hızlı ve kolay yapılmaktadır. Üstelik birden fazla teknik olması sayesinde, her hastaya yapılan işlem de farklılık göstermektedir. İşte günümüz teknolojisi sayesinde uygulanabilen saç ekim tekniklerinden bazıları;

• FUE saç ekimi,
• DHI saç ekimi,
• PRP destekli saç ekimi,
• Tıraşsız saç ekimi,

Bunlar en sık kullanılan saç ekim teknikleridir. Bu teknikleri birbirinden ayıran ise uygulama sırasında kullanılan teçhizatlardır. Tıraşsız saç ekimi ise adından da anlaşılacağı üzere mevcut saçların tıraş edilmeden ekim yapılmasıdır.

FUE Tekniği

FUE saç ekimi belki de günümüzde en sık kullanılan yöntemlerden biridir. Foliküler Ünite Ekstraksiyon anlamına gelen FUE, 1 mm’lik punçlar ile uygulanmaktadır. Dolayısıyla hastanın kafasına bir kesi ya da delik açılması gerekmemektedir. Bu da çok hızlı bir iyileşme süreci anlamına gelmektedir. Ayrıca günümüzde pek çok saç ekim merkezinde artık punçlar yerine mikro motorlar kullanılmaktadır. Böylece işlem süresi kısalmakta ve hasta daha hızlı normal yaşantısına dönmektedir. FUE sayesinde pek çok avantaj da ortaya çıkmış olur. Bunlar;

• Hasta bu işlem esnasında kesi ya da delik oluşmayacağı için acı hissetmez.
• İnce uçlu mikro motorlar sayesinde işlemler daha kısa sürer.
• FUE yöntemi ile sık saç ekimi yapılabilir. Bu da daha doğal bir görünüm oluşmasını sağlamaktadır.
• Donör azlığı olan kişiler üzerinde de son derece etkilidir. Çünkü bu teknik sayesinde sakaldan da kıl kökü alınabilmektedir.
• Yapılan çalışmalar FUE ile ekilen saç köklerinin daha kalıcı olduğunu ortaya koymuştur.

FUE yalnızca ülkemizde değil, tüm dünyada kullanılan yaygın saç ekim tekniklerinden biridir.

DHI Tekniği

DHI yöntemi de en az FUE yöntemi kadar sık tercih edilmektedir. Direct Hair Implantation anlamına gelen bu yöntemde donör bölgeden alınan saçlar direkt olarak ekim alanına nakledilir. Bu operasyonda kullanılan kalemlerin uçları 0.6 mm gibi çok küçük çaplı olduğu için hastanın kafasında kesiler ve derin delikler oluşmaz. Ayrıca kafa derisinde kanal açılmasına da gerek kalmaz. Kullanılan bu mikro kalemler sayesinde donör bölgeden alınan saç kökleri, dokulardan ayrıldıktan sonra direkt olarak nakledilebilir. Yani alınan kökler anlık olarak nakledildiği için doğrudan saç ekimi olarak da bilinmektedir. İşte DHI saç ekimi uygulamasının adımları;

• Donör bölgedeki kıl kökleri özel uçlu cihazlar ile tek tek toplanır.
• Saç kökleri barındırdıkları dokulardan ayrıştırılır.
• Ekim alanı için doğru açı uzman hekim tarafından belirlenir.
• Saç kökleri tek tek uygulamayı yapacak kalem içerisine yerleştirilir.
• Ardından kalem yardımı ile bu kökler nakledilir.

Bu işlemden sonra hastanın saç derisi hızlı şekilde iyileşme gösterir.

PRP Destekli Saç Ekimi

Aslında bu saç ekimin amacı hem hastanın kaybettiği saçları geri kazandırmak, hem de kendi kanından hücreler ile daha sağlıklı bir saç derisine kavuşturmaktır. PRP destekli saç ekimi, özellikle genetik dökülmeleri olan kişiler için oldukça etkili bir yöntemdir. Hastadan alınan kan santrifüj işleminden geçirilir ve alyuvarlar ayrıştırılır. Geriye zengin plazma olan akyuvarlar kalır. Böylece hastanın saç derisinde bulunan dokular daha hızlı yenilenir. Dolayısıyla saç kaybı en aza indirilmiş olur. İşte PRP destekli saç ekimi işleminin avantajları;

• Bu işlem hastanın kendi kanıyla yapılır. Dolayısıyla doku reddi, alerjik reaksiyonlar ya da kan yoluyla hastalı bulaşma riski oluşmaz.
• Doku yenilemesi hızlanacağı için hasta operasyondan sonra daha kısa sürede iyileşir.
• Yeni doku oluşumu operasyondan hemen sonra başlar.
• Hastaya nakledilen saç kökleri kalıcı olarak vücuda ve dokuya tutunur.

Saç ekimi sürecinin kalıcı olmasını isteyenler bu yöntemden sıkça faydalanmaktadır.

Tıraşsız Saç Ekimi

Tıraşsız saç ekimi, mevcuttaki saçların alınmadan saç nakli uygulamasıdır. Bu işlem daha çok az dökülmenin görüldüğü ve ekim alanı dar kişilere uygulanır. Çünkü saçlar alınmayacağı için çalışma alanı oldukça dardır. Daha çok kadınların tercih ettiği bir yöntemdir. Ayrıca bu saç ekim tekniği sayesinde ekim alanında söz konusu olacak kabuklanma ve kesiler de görünmeyecektir.

Saç Ekimi Sonrası İyileşme Süreci 20. Gün

Kişi ister FUE, ister DHI, ister PRP destekli ya da tıraşsız saç ekimini tercih etsin, onu bekleyen bir iyileşme süreci bulunmaktadır. Hemen her teknikten sonra hastayı ilk 3 ay ciddi bir iyileşme süreci bekler. Bu süreçte,

• İlk 3 gün hastanın aralıksız dinlenmesi gerekmektedir.
• Hasta ilk günlerde hafif ağrı hissederse normal karşılamalıdır. Bu ağrılar için doktorun reçete ettiği ağrı kesiciler kullanılabilir.
• Hasta bundan sonraki süreçte, daha hızlı iyileşmek için, protein ağırlıklı beslenmelidir.
• Hasta ekimden sonra, kimyasal içerikli şampuanlardan uzak durmalı, doğal içerikli ürünler kullanmalıdır.
• Saç ekim merkezinde ya da evde, doktorun önerdiği şekilde saçlar yıkanmalıdır.
• Hasta ilk birkaç hafta spor yapmaktan, terlemekten, cinsel birliktelik yaşamaktan uzak durmalıdır.
• Hasta ekimden sonra alkol ve sigara gibi kötü alışkanlıklarından uzunca bir süre uzak kalmalıdır. Çünkü bu faktörler önemli ölçüde ekilen saç köklerine zarar verir.
• Hasta doktorun reçete ettiği vitamin takviyelerini ve ilaçları mutlaka kullanmalıdır.
• 10 ile 15. Günler arasında hasta şok dökülmeler başlayacaktır. Bu dökülmeler aynı zamanda hastanın ilk iyileşme sürecidir.
• Saç ekimi 20 gün sonunda şok dökülme biter.

Bu süreçte meydana gelen dökülmeler hastayı korkutmamalıdır. Çünkü ekilen saçlar da tıpkı mevcuttaki saçlar gibi genetik faktörlerden ötürü dökülme eğilimindedir. Ayrıca hasta olabildiğince stresten uzak durmalıdır. Çünkü stres ekilen saç köklerini de ciddi anlamda etkilemektedir.